Geçtiğimiz günlerde İzmir büyükşehir belediyesine bağlı Gürçeşme semtindeki Zübeyde Hanım Huzurevi’nde çıkan yangında bir büyüğümüz vefat etti; onlarca yaşlı vatandaşımız yaralandı. Yangında hayatını kaybeden vatandaşımıza Allah’tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyorum…
Ve sormak istiyorum, İzmir büyükşehir belediye başkanı Aziz Bey, başkan yardımcıları, daire başkanları, müdürleri ne yapar? Bir huzurevinde dikkat edilmesi gereken en önemli konular nasıl göz ardı edilir. Elektrik şebekesi yetersiz olan, yangın söndürme sistemi olmayan, yangın alarmları çalışmayan huzurevi mi olur? Hiçbir Allah’ın kulu orayı denetlemez mi? Bizim büyükşehir belediyemiz kendisine emanet edilen yaşlılara böyle mi bakıyor? Bu ihmallere göz yumulacak mı? Şimdi size soruyorum; yangında yaşamını yitiren ve yaralı kurtulan vatandaşların sorumlusu kim? Bu sorunun cevabını sayın başkan da bir düşünsün bence…
Bir Stat Yapmak Bu Kadar Zor Mu?
Bakın, önümüzdeki günlerde lig sezonu açılacak. İzmir’in asırlık çınarları, ezeli rakipleri Karşıyaka ve Göztepe’ye bir yandan devlet stat yapmaya çalışıyor, belediyeler de bunu çıkmaza sürüklemek için elinden geleni yapıyor. İzmir Müteahhitler Federasyonu Başkanı Sayın Necip Nasır da Göztepe stadıyla ilgili güzel bir fikir verdi; Göztepe Spor Kulübü için Levent Marina’nın karşısındaki İzmir Büyükşehir belediyesi Eshot Çakalburnu Otobüs Garajı’nın olduğu alana, Göztepe’ye yakışır 35 bin kişilik bir stat projesinin, daha doğru ve daha gerçekçi bir yaklaşım olacağını savundu. Aklıselim her insan bu çağrıya olumlu yaklaşırken, Aziz Bey her zaman yaptığı gibi mazeret ve bahanelerle olumsuz cevap verdi. Şimdi Sayın Kocaoğlu’na sormak istiyorum: Sayın başkan, fanatiği olduğun Fenerbahçe Spor Kulübü bu durumda olsa, bir stadı bile olmasa ne düşünürsün; ne yaparsın? Biraz empati yap, kendini İzmir takımlarına gönül vermiş taraftarların yerine koy, kararlarını öyle ver. Ama siz İzmir’deki spor kulüplerine değer vermiyorsunuz değil mi? Uçağa atlayıp Fenerbahçe kongresine oy atmaya gitmeyi biliyorsunuz ancak İzmir kulübü olan Karşıyaka’nın İzmir’in Mavişehir semtinde oynadığı Avrupa kupası maçına gitmeye bile tenezzül etmiyorsunuz… Yazık, çok yazık!
İğneyi Kendine Çuvaldızı Başkasına Sayın Delican!
Genel seçimlerde Ak Parti İzmir’de beklediği sonucu alamadı, oyları geçen seçime oranla 10 puan birden düştü. Rakamsal konuşmak gerekirse Ak Parti İzmir’de 2011 genel seçimlerinde aldığı 36,8 oy oranından 26,8 oy oranına geriledi…
Yıllardır İzmir’de siyaset yapan biri olarak söylüyorum, bir ilde ve özellikle İzmir gibi bir şehirde bir parti 10 puan birden geriliyorsa bu tabii ki de il başkanı başta olmak üzere il yönetiminin, ilçe başkanlarının ve yönetim kurulunun başarısızlığıdır. İzmir’de de Bülent Delican’ın partisi 10 puan birden gerilemiş ise bunun en büyük sorumlusu, il başkanlığı koltuğundan oturan Sayın Bülent Delican’dır. Herkes gibi ben de bu başarısızlıktan sonra Ak Parti İzmir İl Başkanlığında görev değişikliği bekliyordum ancak nedense bu değişiklik olmadı. Belki de tek başına iktidarı kaybeden Ak Parti bu gibi hamleleriyle başarısızlığı gizlemeye çalışıyor olabilir. Ancak bu iyi niyetli düşüncenin üzerine o koltuğu işgal eden kişinin kendi arzusuyla istifasını vermesi bence elzemdir. Yapması gereken, etik olan budur. Bakalım, Sayın Delican böylesi bir duruşu sergileyebilecek mi? Gelecek günlerde Ak Parti İzmir’de 12 kişilik yürütme kurulu listesinde değişiklik olacak. Sayın Delican’a tavsiyem; iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batır bilmem anlatabildim mi?
Her şey yurdum ve yurdumun insanları için…
Not: Gelecek yazım Ak Parti İzmir İl Başkanı Sayın Bülent Delican’a hitap edecek…
YORUMLAR