2024 Temmuz Ayı Dış Ticaret Raporu: Işıltılı Bir Görünüm, Fakat Geniş Resim Daha Karmaşık
2024 Temmuz ayı dış ticaret rakamları ilk bakışta umut verici bir tablo çiziyor. Geçen yılın aynı ayına göre ihracatımız %13,8 oranında artarak 22 milyar 512 milyon dolara ulaşmış, ithalatımız ise %7,9 oranında azalarak 29 milyar 747 milyon dolar olmuş. Bu gelişmeler dış ticaret açığı daralmasına ve dış ticaret hacminde %0,3'lük bir artışa sebep olmuş.
Ancak bu pozitif görünüme rağmen, Ocak-Temmuz döneminde dış ticaret hacminde %3,4'lük bir azalma gözlemlenmesi 2024 genelindeki ekonomik tablo hakkında önemli ipuçları veriyor. Bu dönemde, ihracat %4,1 artışla 148 milyar 789 milyon dolara ulaşmış, ancak ithalat %8,4 oranında azalarak 198 milyar 616 milyon dolara gerilemiş.
2024'ün Genel Ekonomik Resmine Bakış:
Küresel Ekonomik Belirsizlikler:
Yükselen enflasyon, artan faiz oranları ve jeopolitik riskler, küresel ekonomide yavaşlama riski yaratıyor. 2024'te küresel talepte bir düşüş olması ve bunun da dış ticaret performansımızı etkilemesi muhtemel.
Enerji Fiyatlarındaki Dalgalanmalar:
Yüksek enerji fiyatları, hem tüketici harcamalarını hem de üretim maliyetlerini etkileyerek ekonomik büyümeye baskı uyguluyor. Enerji fiyatlarını kontrol altında tutmak, ekonomik istikrar için kritik önem taşıyor.
TL'deki Değer Kaybı:
2024'te Türk lirasının değer kaybı devam ederse, ithalat daha pahalı hale gelir ve enflasyonu artırabilir. Bu durum, ihracatçıları desteklese de aynı zamanda tüketiciler ve işletmeler üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.
Yüksek Enflasyon:Enflasyonun yüksek seyretmesi, tüketici gücünü zayıflatıyor ve yatırımcı güvenini azaltıyor. 2024'te enflasyonun kontrol altına alınması, ekonomik büyüme ve istikrar için öncelik haline gelmelidir.
Ekonomiye Etkileri:
Kısa Vadeli Etki: Temmuz ayındaki olumlu göstergeler, döviz rezervlerimizi artırabilir, enflasyonu hafifletebilir ve ekonomik büyümeyi destekleyebilir. Ancak bu etkiler geçici olabilir ve Ocak-Temmuz dönemindeki trendler devam ederse, olumsuz etkiler ön plana çıkabilir.
Uzun Vadeli Etki:
Ocak-Temmuz dönemindeki trendlerin devam etmesi, ülkenin ekonomik büyüme hedeflerine ulaşmasını zorlaştırabilir, iş kayıplarına yol açabilir ve dış ticaret açığını artırabilir. Bu nedenle, Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığını sağlamak ve sürdürülebilir bir ekonomik büyümeye ulaşmak için ithalatımızın azalmasını fırsata çevirmemiz gerekiyor.
Yorum ve Öneriler:
Temmuz ayındaki olumlu performansı devam ettirmek için, ihracat teşvikleri ve dış pazarlara erişimi kolaylaştırıcı politikalar uygulanmalıdır.
Yerli üretimi ve teknoloji yatırımlarını desteklemek, yüksek katma değerli ürünlerin üretimine geçmek ve yeni iş alanları yaratmak için stratejik adımlar atılmalıdır.
Küresel ekonomideki belirsizlikler ve riskler göz önüne alınarak, yeni pazarlara açılma stratejileri geliştirilmeli ve ihracat çeşitlendirilmelidir.
Enflasyonun düşürülmesi ve ekonomik istikrarın sağlanması için, uygun maliye politikaları ve yapısal reformlar uygulanmalı ve yatırım ortamı iyileştirilmelidir.
Temmuz ayındaki ihracat artışı umut verici olsa da, 2024'ün genel ekonomik tablosu daha karmaşık. Küresel ekonomideki belirsizlikler ve içerideki yapısal sorunların çözümü için atılacak adımlar, ülkenin ekonomik geleceğini etkileyecek en önemli faktörlerdir. Ancak piyasadaki fırsatçılık, stokçuluk ve tefecilik gibi olumsuzlukların da göz ardı edilemeyeceği açık. Serbest piyasanın getirdiği bu olumsuzluklar ortadan kalkmadıkça, ülkenin ekonomik istikrarı ve vatandaşın refahı tehdit altında kalmaya devam edecektir. Bu nedenle, devlet tarafından alınacak tedbirlerle serbest piyasanın kontrol altına alınması ve tüketicinin haklarının korunması acil bir gerekliliktir."
Günümüzde, fırsatçılar, stokçular ve tefeciler gibi gruplar, serbest piyasanın getirdiği belirsizliklerden yararlanarak vatandaşın cebine vuruyor. Bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için devletin serbest piyasayı denetlemek, vatandaşın haklarını korumak ve adaletli bir ticaret sistemi kurmak gibi önemli görevleri yerine getirmesi gerekmektedir. Ancak, doğru politikalar ve güçlü işbirliği ile Türkiye'nin bu zorlukları aşabileceğine ve geleceğe umutla bakabileceğine inanıyoruz."
2024'ün ekonomik zorluklar getirmesine rağmen, doğru politikalar ve güçlü işbirliği ile Türkiye'nin bu zorlukları aşabileceğine inanıyoruz. Ancak, serbest piyasanın getirdiği olumsuzlukları göz ardı etmemek çok önemli. Fırsatçılık, stokçuluk ve tefecilik gibi olumsuzluklar, hem vatandaşın ekonomik refahını hem de ülkenin isti kararını tehdit ediyor. Bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için devletin çözüm odaklı ve etkili politikalar uygulaması gereklidir."
Bu zorlu dönemde, bilinçli ve stratejik politikalarla iç ve dış kaynaklarımızı etkili bir şekilde kullanarak ekonomik büyüme ve istikrarı sağlayabiliriz."
2024'ün ekonomik zorluklar getirmesine rağmen, doğru politikalar ve güçlü işbirliği ile Türkiye'nin bu zorlukları aşabileceğine ve geleceğe güvenle bakabileceğine inanıyoruz."
Sibel Arslan
Ekonomist /Mali Analist
YORUMLAR