Ta 50'li yıllarda Avrupa Birliği'ne (AB) girmek için başvurmuşuz.
Geldik 2016 yılına ses nefes yok?
Başbakanların Gümrük Birliği'ne girmemizi bayram havasında kutladıkları günler geldi aklıma.
Gümrükler bile AB'nin kazancına çalıştı durdu, ha bire sömürüldük.
Avrupalılar ellerinde ne kadar tapon mal varsa canlı, cansız, bozuk, hastalıklı yolladılar ülkemize.
Her yıl ilerleme raporu hazırladılar!
Bir türlü ilerleyemedik, nasıl olduysa?
Ama daha dün AB'ye girmek için başvuran hıristiyan ülkeler nasıl olduysa kapağı attılar oraya?
Türkiye sen kapıda bekle dur.
Bizi daha çok taviz vereceksiniz ki sizi alalım diyerek bekletiyorlar arka kapıda.
Bu bekleyişte her şeyimize maydonoz oluyorlar!
Bak bunları yaparsan seni AB'ye alırız, yapmazsan almayız ha diyerek kulak çekip duruyorlar.
Hele ülkemizin bölünmesine karşı çıkarsak kendi silahlandırdıkları yandaş hıristiyan kökenli teröristleri ve destekçilerine hele bir karşı çık!
Hemen balyoz gibi tepkileri yağmaya başlar bunların.
Kısaca ne kadar verirsek verelim asla doymuyor bu çıkarcı sömürgeci AB'liler.
Vere vere kalmadı verecek bir şeyimiz, Nuh diyorlar.
Allah işte son yaptıklarını ayaklarına dolandırdı!
Beleş petrol ve diğer çıkarları için Ortadoğu'ya silah yağdırdılar ve teröristleri ile vurdukları masum halkları göç ettirdiler.
Ülkemize doluşan milyonlarca mülteci iş ve barınma olanaklarının neredeyse yok oluşu yüzünden yönlerini cellatlarına AB'ye çevirdiler.
İşte burada kendi kazdıkları kuyulara düşmeye başladılar.
Bir şekilde Avrupa'ya gitmeye çalışan mülteciler Ege Denizi'nde boğulmayı bile göze almaya başladılar.
Zaten küresel krizle ekonomileri çökmekte olan sözde insan hakları ve özgürlükleri ülkeleri kendilerine gelmeye çalışan milyonlarca mülteci karşısında yandım anam demeye başladılar.
Hemen akıllarına yıllarca kekledikleri dolmuşa bindirdikleri müslüman Türkiye geliverdi.
Al şu sadaka gibi paraları sen bu mültecileri ülkende bak, besle, sakın bana gönderme dediler.
Kısaca yıllarca arka kapıda beklettikleri, AB'ye almadıkları ülkemizi ileri karakolları ve mültecilerin alayını barındırma besleme merkezi yaptılar bile.
Ancak bu şeytanların attıkları imzalara asla sahip çıkmadıkları biliniyordu.
Son olayda mültecilere karşılık "size vizeyi kaldırıyoruz yalanları" ortalara dökülmeye, çanak çömlek patlamaya başladı.
Meğer AB vize vermeyi değil tamamen Türklerin ülkelerine gelmesine engel olacak kararları içlerinde alıyorlarmış ki basına yansıyınca herkes duydu.
Ne diyelim biz müslüman ülkeyiz, onların alayı hıristiyanlar.
Ülkemiz ne zaman toptan din değiştirip hıristiyan olursa bizi AB'ye alacaklarını çok iyi biliyoruz.
Gerisi mi?
Keklenmekten bıkmayanlar var mı aramızda?
Varsa onların AB'nin dolmuşlarına binmeye tavizler vermeye devam edin bakalım.
Biz AB'ye girelim diyerek onlarca yıl beklerken adamlar ülkelerini vurdukları zorla göç ettirdikleri 3 milyon mültecileri ile bizim ülkeye çoktan girdiler.
Kısacası biz giremedik onlar girdiler.
YORUMLAR