Bundan yaklaşık 8 yıl önce Bilim Adamımız Veteriner Hekim sayın Yekta Ünsal'ın açıklamalarını ülkemizle insanlarımızla paylaşmış, "balık avlanmasında yok oluşa gittiğimizi" açıklamıştık!
Açıklamalarda "3 tarafı denizlerle çevrili ülkemizde, denetim ve yasakları uygulamadığımız için gelecekte balıksız kalacağımızı" belirtmiştik.
Bize göre denizlerimizde her yıl vahşi balık avlanması yapıldığı, denetimsiz, yasaksız avlanma neticesi tutulan binlerce ton balığın ülkemize soğuk araç zinciri ile dağıtılacağı ucuz balığı vatandaşlara yedirecekleri yerde "balık unu yapan fabrikalara gönderilip un yapıldığı ve o unların da çoğunlukla üretim balığı yapılan merkezlere gönderilip yine balıklara yedirildiğini, bunun son derece sakıncaları olduğunu, gelecekte balıksız kalacağımızı" belirtmiş, uyarmıştık.
Vahşi avlanma ile tutulan balıkların yüzde 64 gibi çok büyük kısmının balık unu fabrikalarına teslim edildiğini, bunun korkunç bir rakam olduğunu, denizlerimizde adeta balık katliamı yapıldığını, yok oluşa gittiğimizi açıklamış, basına haberler yapmıştık.
Tarım ve hayvancılığımızı bitiren sistemin, deniz balıkçılığımızı da aynı projelerle maalesef bitirme noktasına getirdiğini basınımızdan izliyoruz.
3 tarafı denizlerle çevrili ülkemiz bu çok yanlış politikalarla balık neslimizi yok etmiş ve etmektedir.
Peki bu vahşi balık avlanması kimlerin işine gelmektedir?
AB ve onların işbirlikçisi sömürgeci kapitalist ülkeler kendi tüccarlarının ekmeklerini kazanmalarını ve ülkemize balık ihracatını kısaca bizim onlardan hep balık ithal etmemizi sağlamaya çalışmışlar ve başarmışlardır.
Basını izleyiniz, balığa çıkan tekneler elleri boş dönmekteymişler, doğal balıklar denizlerimizde kalmamışmış.
Az balık gelince fiyatlar yükseldiği için tezgahlar bir bir kapanmaya başlamış.
Bu durumda 3 tarafı denizlerle çevrili balıkçılığın tepe ülkesi olmamız gerekirken doğal balığı yok olmuş ülkeye dönmüşüz, bu işin projesinde yer alanların yüzünden.
Şimdi o kadar tekne, o kadar tayfa nasıl masraflarını çıkaracak, ekmeklerini hangi olmayan balıkları tutarak kazanacaklardır?
Vahşi balık katliamı yapılırken hep uyarmıştık "arkadaşlar gelin yapmayın, trol, ışıkla avlanma, radar, sonar vs. ile balıkları yok etmekte kullanmayın, bu aşırı ve balık yuvalarını yok eden uygulamalarınızı devam ettirirseniz, gelecekte ekmeğinizden olursunuz" dedik durduk, bizi dinleyen olmadı.
Şimdi geçmişte olduğu gibi kendi yok ettiğimiz balıkların yerine uluslararası denizlere hatta komşularımızın gerekli yasakları tam uygulayarak çoğaltıkları kendi balıklarına göz diker, gider onların karasularında avlanmaya çalışır, yakalanır dururuz.
Bunu yaparken adamlar gelir sizleri yakalar, teknelerinize el koyarlar, "yandım anam gelin bizi kurtarın" diye yalvarırsınız.
Malumunuz bu yasak avlanma yüzünden Afrika'nın kuzey ülkelerinde dahi balıkçı teknelerimize el konulduğunu geçmişte ilk haberleri yapıp açıklamıştık.
İşte bu vahşi avlanma deniz balıkçılığımızı yok ederken, bir başka balıkçılığımız artık vazgeçilmez duruma gelmiştir!
İthal balıklar ülkemiz insanınca hem pahalı hem de ağız tadımıza uygun olmadığı için tutulmamaktadır.
Bu durumda ülkemiz insanlarına sağlıklı ucuz ve doğal balıkçılık için tek bir yol kalmıştır!
Amatör balıkçılığımız ekonomik olarak dibe vuran ülke insanlarımız için hem hobi hem spor hem de doğal parasız ekmek kazanma kapısı olarak açılmıştır.
Artık elinize bir olta alıp en yakın sahillere, imkanlarınız varsa daha uzak bol ve lezzetli balıkların yaşadığı yerlere, bölgelere gidip rastgele yapacaksınız hem spor yapacak hem de doğal tam organik deniz yosunlarından beslenmiş Omega 3 taşıyan balıkları avlayıp pişirip yiyecek fazlasını satacak ekmeğinizi kazanacaksınız.
İşte bu işin Ege Bölgesi'ndeki deneyimli topluluklarından Türk Balık Avı Grubu Başkanı sayın İsmail Esencan kardeşimize sorduk, "Amatör balıkçılığa başlamak için ne yapmak lazımdır?"
İsmail Esencan, "önce en yakın İl veya ilçe Tarım Müdürlüğü'ne gidip Amatör Balıkçılık Belgesi çıkaracaksınız. 2 fotoğraf, ikametgah, nüfus sureti, 20 TL ücret ödeyeceksiniz, belgenizi alıp oltanızla izin verilen ve tutulması yasak küçük boy balıkları avlamayacaksınız, size izin verildiği kadar av yapacaksınız" diye uyardı, yardımcı oldu.
Artık en yakın deniz, akarsu ve göllerimizde doğal sağlıklı balıkları avlamak için cebinizi zorlamanıza gerek yoktur.
Bir olta, iğneler, kurşunlar, her yerde satılan yeterli balık yemi ile bu işe başlayabilir, evinizin bütçesine katkıda bulunduğunuz gibi tuttuğunuz balıkların fazlasını satıp kazançlar da elde edebilirsiniz.
Ancak her gün balık tutamayabilirsiniz, her işte olduğu gibi bu balık tutma işinde de sabırlı olmak gerekir.
Haydi balık tutacak amatörlerimize rast gele diyoruz.
Teşekkür ve hoşgeldiniz
İthal kanser ilaçlarımın biri gelmiş ve Türk Eczacılar Birliği tarafından bendenize hızlı bir şekilde ulaştırılmıştır.
Türk Eczacılar Birliği'ne ve ilgili personeli sayın Şengül Engin'e çok teşekkür ediyorum.
Ayrıca Hematoloji Uzman Doktorum sayın Füsun Özdemirkıran, için bir başka hastaneye tayini çıktı oraya gitti diye haber yapmıştım. Uzman Doktorum sayın Füsun Özdemirkıran, Ankara'da 2 ay mesleki kurslara katılmış ve tekrardan İzmir Atatürk ve Araştırma Hastanesi Hematoloji Polikliniği'nde göreve başlamış olup yanlışlığı düzeltiyor, teşhisi ve tedavisinde, sağlığımın düzelmesinde ilk paya sahip olan Sevgili Uzman Doktorum Füsun Özdemirkıran'a tekrar görevinize hoşgeldiniz diyorum.
YORUMLAR