Karaburun'da satanistler havalı tüfekle kedileri avlıyorlarmış!
Ümit Bora

Ümit Bora

Çevreci-Yazar

Karaburun'da satanistler havalı tüfekle kedileri avlıyorlarmış!

13 Mayıs 2015 - 19:35

Çeşme Doğa ve Hayvan Sevenler ve Koruyanlar Derneği Başkanı Çevreci Semra Çetinsoy'u arayan Karaburunlu hayvanseverler ihbarda bulundular. "Başkanım lütfen yardım edin bir sitede kedileri havalı tüfeklerle avlıyorlar yaralıyorlar hatta öldürüyorlar" ihbarı yapılınca araştırmalar başlatıldı.

Başkan Semra Çetinsoy'un girişimleri ile başlatılan araştırmalarda "bahsi geçen aynı sitede havalı tüfeklerin kullanıldığı hatta hangi firmalardan bu tüfeklerin temin edildiği ve modelleri seri numaraları" dahi tespit edildi.

Yine yapılan araştırmalarda aynı sitede çok sayıda kedinin bilinmeyen şekilde öldüğü ve halen yaralı kedilerin ortada dolaştıkları tespitleri yapıldı.

Olay ortaya çıkarıldığında bu işi kimlerin ne amaçla zavallı kedilere işkence yaptıkları ortaya çıkacaktır diyoruz.

Malumunuz satanistler nedense hep kedi düşmanı oluyorlar ve onlara işkence çektirip kanlarını akıtmaya bayılıyorlar.

Halbuki biz çevreciler ve hayvanseverler sürekli "gelin bu sokak hayvanları kedi ve köpekleri yasa gereği aşılatın, kısırlaştırın ve bulundukları belli yerlerde barınma yerleri yapın ve oralarda yemlerini, sularını verin insanlara, bahçelere, evlere zarar vermesinler" diyoruz.

Kimseler bizi dinlemiyor, adamlar kendi evlerinde yemlerini veriyorlar, sonra tatile gidiyorlar veya başka yerlere seyahat ediyorlar, aç kalan sokak hayvanları çevreye hatta evlere eşyalara zarar verip aç kaldıkça birbirlerini parçalıyor, öldürüyorlar.

Bunun adı asla hayvanseverlik olamaz, olsa olsa hayvan düşmanlığı olur.

Peki bu kadar çok kedinin öldüğü veya havalı tüfeklerle öldürüldüğü iddia edilen yerde diğer gerçek hayvanseverler niye seslerini çıkarmıyorlar?

Susuyoruz ama birileri her gün Karaburun Belediyesi'ne şikayet dilekçeleri veriyormuş!

Dilekçelerde ne şikayet ararsan var!

Belli başlıları "efendim bu deniz kıyısında balıkçı tekne sahibi üyeler için neden tekne indirme yeri inşa etmeye çalışıyorlarmış".

Bir şikayet de bina değil plajda sadece tezgah olan yeri "işte kaçak yapı" diye şikayet etmeleri ve bunun sonucunda aynı sahilde ne kadar denize girenlere soğuk, sıcak yiyecek, içecek satışı yapan yer yapılmışsa Belediye Zabıtası ile yıkılmasını sağlamışlar.

Ne gariptir ki bu şikayeti yapanlar site üyelerinin anlattığı gibi hemen bitişik komşularının kaçak olarak binasını bahçesinde yasalara aykırı 3-5 metre taşıyıp, yaymasını görmüyor, göremiyorlarmış? (Gözlük lazım!)

Bu şikayeti yapanlara neden plaj önlerinde arıtmasız binlerce ton balık üretimi yapanları hatta sahillerde dev tekne yükleme iskeleleri hatta binalar, tesisler yapmalarını görmezler, göremezler diye soruyoruz?

Neden "gelin arkadaşlar eylemlerle olmuyor, kaç dava kazandık şimdi mahkemelerde yeni davalar açalım, bebeler denize giriyorlar ileride hastalıklara yakalanacaklar" diye endişe duymazlar?

Yine bir yazlık sitede geçmişte tüm üyelerin "oy birliği" ile alınan kararla "bu sitede ağaç kesimi yasaklanmış olup, sadece ağaç budaması yapılır" diye Genel Kurul'da tutanaklara geçen karar varken, siteye yeni gelmiş ev almış bir asker emeklisi çevreciler tarafından 20 yıl önce bir üyenin bahçesine dikilen bakılan sulanan boy atan görkemli fıstık ağacı çamını eline balta alıp kökler?

Bu nasıl asker ve asker disiplini çevre, doğa, ağaç düşmanlığıdır?

Üstelik bu asker emeklisi komşusundan "senin 20 yıllık fıstık çamını kesebilir miyim" diye izin almaz?

Hatta o 20 yıllık fıstık çamını kesmek için onu yetiştiren büyük emekler veren çevreciden, site yönetiminden hatta Orman Şefliği'nden kesebilir miyim diye izin almaz? (Fıstık çamları rastgele asla kesilmez. Devlet korumasında olan ağaçlardandır, kesinlikle Orman Şefliği'nden kesim izni almak gerekir.)

Kısacası bir tespitimi burada yazmak, açıklamak durumundayım!

Çevre ve doğa ile hayvan katilleri tespitlerime göre çıkarcı ve şahsi menfaatlarını düşünen insanlar çıkıyor. (Doğaya ağaç dikmezler, kesmekten ağaç köklemekten çok hoşlanırlar. Hayvanları beslemez ama sever görünmeye çalışırlar.)

Bakın, araştırın, bu dediklerime hak vereceksiniz.

Doğaya, çevreye ve hayvanlara gerçekten aşık olan, değer veren her insanımıza teşekkür ediyor, iyi ki sizler varsınız yoksa bu dünya çok daha kısa zamanda yok olurdu diyorum.

Saygı ve sevgilerimle.

YORUMLAR

  • 0 Yorum