Dünya üzerinde nerede bir savaş varsa, kan akıyorsa bilin ki orada küresel sömürgeciler beleş çıkarları petrol, maden, su v.s. için ceplerini kasalarını dolduruyorlardır.
Örnek mi?
Afganistan, Libya, Irak ve son olarak Suriye'de oluk oluk insan kanı akıyor.
Savaşın olduğu yerlerde insanlar ölmemek için yerlerini yurtlarını terk etmek için çatışmanın olmadığı en yakın ülkelere göç etmek zorunda kalıyorlar.
Ancak göç ettikleri ülkelerde işsizlik varsa karın doyuracak ekmeği bulamıyorlarsa, her türlü tehlikeyi hatta ölümü göze alıp, AB ülkelerine kapağı atmaya çalışıyorlar.
Çünkü onlara göre AB ülkelerinde karınlarını doyuracak hatta ailelerine bile yetecek asgari kazançları temin edeceklerini düşünüyorlar.
Başlıyorlar AB'ye kendilerini götürecek insan tacirleri aramaya.
İnsan tacirleri ellerine düşen bu zavallı insanları ceplerindeki son kuruşlarına kadar sömürüp, alıyorlar.
Şener Şen'in filmlerinde izlediniz, falan ülkeye götüreceğim sizi diye kandırıp ilgisiz bir yerde bırakıyorlar.
Son Akdeniz ve Ege Denizi'nde kapasite üstü göçmen teknelerine dolup dalgalarla boğulanları basından izliyoruz.
Geçmişte Karaburun'da Yunan gemilerinin getirip kıyılarımıza atıp gittiği 36 erkek, kadın göçmenin haberlerini basına görüntüleri ile verip en büyük gazetelerimizde ana sayfa manşetten yayınlanmasını sağlamış paylaşmıştım.
Bu göçmenler içinde Türkçe bilenleri konuşturduğumda Yunan hapishanelerinde nasıl işkenceler gördüklerini, kırbaçlandıklarını yaralar aldıklarını bendenize el, ayak hatta vücutlarını açıp göstererek anlatmışlardı.
Yine geçmişte Karaburun'da yaşadığım bölgede az sayıda karaya çıkan ölümden dönen insanların anlattıkları ile çok sayıda göçmenin şiddetli dalgalarla batan teknelerinden denize düşüp boğulduklarını izlemiştim.
Bir hafta boyunca denizden plajlarımıza insan çamaşırları gelip karaya vurmuştu.
Ancak Karaburun'da son aldığım bilgilerle durum tersine dönmeye başlamıştır!
Karaburun'da 2014 yılında Jandarmanın sıkı takibiyle yakalanan kaçak göçmen sayısı tam 2145.
Bu göçmenleri Karaburun'dan Yunan adalarına muhtemelen Sakız Adası'na götürmeye kalkan 49 organizatör suçüstü yakalanmış, 32 tanesi tutuklanmıştır.
Yine bu organizatörlere ait 18 motorlu araç ve 14 deniz motoru da Jandarma tarafından yakalanmış el konulmuştur.
Bu kaçak göçmenler içinde 4 ölümlü vaka olması, operasyonların ne kadar ciddi yapıldığının kanıtıdır diye düşünüyoruz.
Bu durumda insan tacirlerine ve kaçak yabancı, yerli göçmenlere İzmir Karaburun Yarımadası geçit vermemektedir diye uyarıyoruz.
Karaburun Jandarma Komutanı Yüzbaşı İsmail Tülümen başta olmak üzere bu konuda görev yapan diğer komutanlarını ve personellerini bu çok ciddi çalışmalarından dolayı tebrik ediyor kutluyoruz.
İnsan tacirlerine mesajımız "sakın masum kaçak göçmenleri Karaburun'dan geçirmeye kalkmayın enselenir hapislerde çürürsünüz" diye uyarıyoruz.
Son basından duyumlarımıza göre 950 göçmenin bindiği tekne Akdeniz'de batmış 700 masum göçmen savaştan ölümden kaçayım derken, batan tekneleri ile denizde boğularak feci şekilde ölmüşlerdir.
Kapitalistler ve sömürgeciler bir taraftan ülkelerde savaş çıkarıp kan dökerken, açlık çeken bu masum insanları AB'ye almamak için her türlü ambargoyu uygulamakta, engellemekte yine ölümlere yol açmaktadırlar.
Dünya bu masum insanların savaşla veya kaçak göçle ölmelerine dur dememekte adeta seyretmektedir.
Sahi ülkemizi AB'ye almayan bu sömürgeci devletler bizi böyle kullanarak daha ne kadar sınırlarının bekçiliğini yaptıracaklardır?
İzmir Karaburun Jandarma Komutanlığı kaçak göçmenlere, insan tacirlerine, denizlerde boğulup ölmemeleri ve diğer AB ülkelerine geçişleri sonuna kadar kapatmıştır.
İnsan yaşamı her şeyin üzerinde olup, dünya üzerinde adı konmamış savaşlara ve sonrasında yaşanan ölümlere artık bir son verilmelidir diyoruz.
Saygı ve sevgilerimle…
YORUMLAR